Ahmet Çetinsaya’nın yeğeni Ömer Çetinsayan’ın Don Petro Disco’daki hisselerini tehdit etmek suretiyle Söylemezler’in aldığını, Ömer Çetinsaya’nın göstereceği adreslerde sanık araması yaparken Kızıltoprak’taki büroyu tespit ettiklerini ve buraya tesadüfen komiser muavini ile Ömer Çetinsaya’nın gittiklerini, büroya önce komiser muavininin girdiğini, içerdeki şahısların komiser muavininin silahını alıp yere yatırarak etkisiz hale getirdiklerini, içeriden gelen sesleri duyan Ömer Çetinsaya’nın içeriye girip bu durumu görmesi üzerine silahını çekip çatışmaya girdiği ve bu sırada SÖYLEMEZLER’in adamı olup daha önce Ankara’da Rumork Disco önünde Sedat Bucak’ın yeğenlerini öldüren sanıklardan Sait Aydın’ın öldüğünü, olayın tahkikatını yaparak ele geçen sanıkları adliyeye gönderdiklerini ve firarda olan aralarında Faysal Söylemez ve Sena Söylemez’in de bulunduğu sanıkları yakalamak için ekipler oluşturduklarını, ancak, bu sırada İl Emniyet Müdürlüğüne getirilen Kemal Yazıcıoğlu’nun kendisinin görev yerini değiştirdiğini, bunun üzerine yıllık izne ayrıldığını, izinde iken de kendi görevlendirdiği ekiplerin Adana otoyolunda Söylemez Kardeşleri yakaladıkları, bunlardan Faysal Söylemez’in ifadesinde, Başkomiser Halim Apaydın aracılığı ile kendisine para verdiğini söylediğini, bunun yalan olduğunu ve Faysal Söylemez ile Halim Apaydın’ın Mahkemede " biz polisteki ifademizi işkence sonucunda verdik, böyle birşey söylemedik" diyerek yalanladıklarını, rüşvetin oluşabilmesi için bir işin yapılmış olması gerektiğini, halbuki Söylemezler tahkikatında yaptıkları bir usulsüzlüğün bulunmadığını, işkenceden suçlandıklarını, hem işkence yapmanın hem de rüşvet almanın mümkün olamayacağını,
Kendisinin üzerine atılı suçlamayı bildiğini, daha önce savcılık katında avukatlarının nezaretinde C.Savcılarına uzun uzadıya ayrıntılı ifadeler verdiğini, bu ifadelerini aynen tekrar ettiğini, aslında burada ifadelerine ekleyecek çok fazla bir şeyde olmadığını, savcılıkta kendisine sorulabilecek her şeyi sorduklarını ve sorulanlara bütün samimiyetiyle dos doğru cevaplar verdiğini, orada vermiş olduğu ifadesini aynen tekrar ettiğini, savcılık aşamasında da en çok bilgisayarında çıkan bir kısım gizli ve sır niteliğindeki belgelerden ve tutmuş olduğu notlardan dolayı sorgulandığını, bunlara açıklık getirmek istediğini, 30 yıllık gazeteci olduğunu, bu 30 yılın yarıdan fazlasını da Cumhuriyet Gazetesinin Ankara temsilcisi olarak geçirdiğini ve halen Ankara temsilcisi olduğunu, hem kişisel gayreti hem de mensubu bulunduğu gazetenin ağırlığı nedeniyle her taraftan çok yoğun bir bilgi akışına ve haber akışına maruz kaldığını, tüm bu bilgi ve belgelerin hem haber yapmak hem de süreç içerisinde yazacağı kitaplara ya da köşe yazılarına konu etmek için kişisel arşivine koyduğu olduğunu ve gördüğü karşılaştığı durumları kişileri ve bir takım olayları da bilgisayarına not ettiğini, kaldı ki dosyaya giren birçok notun da güncelliğini yitirmiş olması nedeniyle bilgisayarından silmiş olmasına rağmen bir takım kurtarma programlarıyla kurtarılarak güncellenmiş bilgiler olduğunu, bu bilgileri kendisinin zaten sildiğini, Ankara temsilcisi olarak Anakara'daki resmi görevli olan tüm üst düzey insanlarla değişik ortamlarda gazetecilik kimliğimle bir araya geldiğini, bu birlikteliklerin tamamen yasal zeminlerde gerçekleştiğini, kendisine özellikle savcılık aşamasında şüpheli MUSTAFA ÖZBEK ile olan diyaloglarının sorulduğunu, MUSTAFA ÖZBEK' i 2004 yılından beri tanırım, kendisiyle temasım vardır, şüpheli MUSTAFA ÖZBEK' in onursal başkanı olduğu ART Televizyonunda program yaptığını, birde onların finanse ettiği, Strateji Dergisini Cumhuriyet Gazetesinin eki olarak çıkarttıklarını, bunun finansmanına ilişkin hususların tamamen yasal ve faturalı olduğunu, Türk Metal'in ART Televizyonunda program yaptığını, ancak burada yaptığı program karşılığında kendisine yasal ödeme yapamayacakları için Türk Metal Dergisinde yazı yazmasını bunun karşılığında telif ücreti olarak kendisine para vereceklerini bu şekilde ödeme yapabileceklerini söylediklerini, kendisinin de Türk Metal'de yazı yazmaya başladığını, bunun karşılığında da kendi hesabına 1500 TL. para yatırılmakta olduğunu, Şubat ayı itibariyle de bu paranın kesildiğini,
Tape No:5013, 04.05.2008 tarihinde saat:21.50 de Erdal S. ile yaptığı görüşmede özetle; M.Ali BALBAY’ ın "…Devam ha,ha devam" dediği, Erdal S. If you have any inquiries relating to in which and how to use Escort diyarbakıR, you can make contact with us at our own site. ’ nın "Şimdi", "Bu soruşturmayı bu savcı sürdüren" dediği, M.Ali BALBAY’ ın "Evet" dediği, Erdal S.’ nın "Bu bi garip şekilde telefonla beni çağırdı", "İstanbul ‘da iki saat bizi sorguladı sonra ifadeyi tutanağa geçirmedi katip yok şu bu yok diyerek", "Ben dedim ki bunlar herhalde bize bi çuval örecek Aydınlık Dergisine beyanatta bulundum", "Bu Pazar günkü Aydınlık Dergisinde çıktı Savcı ifademi aldı ama tutanağa geçirmedi diyerek" dediği, M.Ali BALBAY’ ın "Hı,hı yani kayıt dışı ope kayıt dışı soruşturma yani" dediği, Erdal S.’ nın "Tabi o var bide şu var benim verdiğim ifade lehineydi sanıkların yani sanıkların lehine olan delili toplamamış oldu yani bu çok büyük bi adli hata yani adli suç aslında", "Şimdi Ali Beyle görüştükte Ali K. Başkanımla", "Yani bana dedi ki ya keşke bu haberi Cumhuriyet’e verseydin filan demişti "bende sizleri atlamış olmıyayım diye sizi", "Haber değeri varsa bi okursanız" dediği, M.Ali BALBAY’ ın "Tabi ki" dediği, Erdal S.’ nın "Gündeme taşıyabiliriz" dediği, M.Ali BALBAY’ ın "Tamam dostum" dediği, Erdal S.’ nın "Oldu efendim" dediği,